- Katılım
- 26 Kas 2005
- Mesajlar
- 5,109
- Tepkime puanı
- 509
- Puanları
- 0
- Yaş
- 36
- Ad Soyad
- Selim
Balıkların sağlığı üzerinde düzgün beslenme çok etkilidir. Sağlıklı beslenen bir balık su değerlerindeki oynamalardan kolay kolay etklenmez, hasta olmaz. Renklerini ve davranışlarını en iyi şekilde sergiler. Balıkların üreme faliyetlerini bile düzgün beslemeyle gözlemleyebilirsiniz.
Beslenme şekillerini kısaca gruplayıp inceleyelim;
Otçullar
Otçul diyince herkesin aklına en başta tangler yani cerrahbalıkları gelecektir. Tanglerin çoğu otçuldur. Ağız yapılarına ve sindirim sistemlerine göre her biri farklı tarzda yosunlarla beslenir. Tangler için akvaryumda hergün makro alg ve nori bulundurmak gerekmektedir. Refugiumda yetiştirdiğiniz caulerpalar da bu iş için uygundur ama çok fazla verilmemelidir. Palyaço, sohal gibi büyük tangler doğada karides gibi küçük eklembacaklıları da yiyerek protein sağlarlar bu yüzden arada donmuş yem de verilmelidir. Diğer tangler ise alg yerken, alglerin üzerindeki küçük podları yiyerek protein ihtiyaçlarını sağlarlar. Doğada tangler gün boyunca yemek yediklerinden karınları düz değil dış bükeydir. Bunu akvayumda da sağlamak gerekir. Çift renkli horozbina (bicolor blenny), alg yiyen horozbina gibi birçok horozbina da otçuldur. Akvaryumm büyükse bu balıklar genelde yeteri kadar yosun bulurlar, karınlarının şişliğine dikkat etmek gerek.
Büyük Etçiller
Mürenler, orfozlar, aslan balıkları, köpekbalıkları, tetikbalıkları (trigger), büyük şahin balıkları (hawkfish), balon balıkları (puffer) ve büyük lapinlar (wrasse) bu gruba girer. Farklı türlerin farklı beslenme alışkanlıkları vardır ve bunlara dikkat etmek gerekir. Örneğin zebra, kar tanesi (snowflake) gibi mürenlerin çok keskin ama kısa dişleri vardır. Bunlar kabukları kırmaya yarar. Bu nedenle bu mürenleri yengeç, midye, karides gibi omurgasızlarla beslemek gerekir. Yeşil müren yada kurdele müreninin (ribbon) dişleri ise uzun ve geriye doğrudur. Bu balıkları yakalamak içindir. Bu nedenle bu mürenleri balıklar beslemelisiniz. Bu ipuçları mürenleri yeme alıştırırken ve hangi canlılarla birlikte koyacağınız konusunda da yardım eder. Örneğin yeme alıştırması çok zor olan kurdele mürene karides yedirmeye çalışmak bir hata olur. Balıkla beslenen çoğu müreni aynı zamanda karideslerle birlikte aynı akvaryuma koyabilirsiniz, hatta yemekten sonra karidesin mürenin ağzına girip dişlerini temizlemesi güzel bir görüntü oluşturacaktır. Aslan balıklarında da omurgasızlarla beslenen türler ve balıkla beslenen türler vardır. Yeme alıştırırken yada yem verirken buna dikkat etmek gerekir çünkü besin değerleri farklıdır.
Küçük canlılarla beslenenler - Planktivorlar
Papazbalıkları, anthiaslar, palyaço balıkları, mavi tangler, genicanthus melek balıkları, bazı tetik (trigger) balıkları, kelebek balıkları, grammalar, pseudochromisler (dottyback), küçük şahin balıkları (longnose hawk, flame hawk), gobiler, kardinaller, lapinler (wrasse) bu gruba girer. Bu balıklar küçük omurgasızlar, balık yavruları, podlar, mysis karidesi gibi küçük canlılarla beslenirler. Besin zincirinde tabana yakın oldukları için doymamış yağ asidi ve enerji için taze deniz yosunu da arada verilmelidir. Donmuş yemler ve küçük küçük kesilmiş deniz ürünleri bu türler için uygundur. Bu canlıları günde en az 2-3 kez beslemek gerekmektedir. Anthiasları ise mümkünse daha fazla.
Hem Etçil hem Otçullar
Melek balıkları bu gruptadır. Bu balıklara hem otçullara hem de küçük etçillere uygulanan beslenme şekli uygulanmalıdır.
Diğerleri
Mandarinler ve diğer dragonetler genelde dışarıdan yem almazlar ve akvaryumdaki podlarla beslenirler. Bu balıklara yeterli besin sağlamak için içerisine podlarla beslenen başka bir canlının girmediğin, en az 6-12 aylık ve içerisinde en az 50kg canlı kaya bulunan bir akvaryum gerekmektedir.
Deniz atları ve deniz iğneleri kendilerine özel bir akvaryum isterler. Küçük ağızlı deniz iğnelerinin beslenmesi mandarinler gibidir. Büyük ağızlılar içinse canlı küçük karidesler verilmelidir. Deniz atları eğer donmuş yeme alışık değilse (Türkiye'de bu şekilde deniz atı bulmak pek mümkün değil, bunlar çiftliklerde yetişiyor), türüne göre canlı mysis karidesi, amphipod yada benzer canlılar verilmeli
Yemler
Kuru yemler asla ana besin maddesi olarak balıklara verilmemelidir. Uzun süre kuru yemle beslediğiniz balığınızın renginden ve sağlığından memnunsanız, bir de sağlıklı bir diete geçtiğin. Aradaki fark hemen fark ediliyor. Ben uzun süre kuru yemle beslediğim balıklarımı somon yada balık yumurtasıyla beslediğimde bile ertesi gün farkı görebiliyorum.
Eğer suyun kirlenmesinden korkuyorsanız, öyle gözükmese de aslında pul yemler en az donmuş yemler kadar suyu kirletir. Balık haline gidip biraz karides ve biraz kalamar aldığınızda, bu yem zaten size aylar boyunca yetecektir. Günde birkez kuru yem ve birkez donmuş yem birçok balık için ideal olacaktır. Otçul balıklarınız için de hergün nori, caulerpa yada başka deniz yosunlarını vermeyi unutmayın. Deniz yosunu içeren donmuş yemler de aynı şekilde kullanılabilir. Marul, ıspanak gibi sebzelerin yada sprulina gibi tatlı su alglerinin deniz balıklarına yararından çok zararı vardır o yüzden bu yemlerden kaçınmak gerekir. Artemia (brine shrimp) ve kan kurdu (bloodworms) gibi donmuş, canlı yada kuru yemler de denizden çıkmadığı için protein sağlaması dışında pek faydalı değildir.
Bazı taktikler
-Evde fitoplankton üretiyorsanız bunlarla yumurtadan yeni çıkmış artemiaları besleyip balıklara verebilirsiniz.
-Yurtdışında satılan ve doymamış yağ asidi içeren Selcon gibi vitaminleri kuru yemler dahil çoğu yeme ekleyip çok daha besleyici hale getirebilirsiniz.
-Kuru yemleri taze deniz yosunlarıyla karıştırıp balıklara verebilirsiniz.
-Kendi yem karışımızı oluşturaqbilir. Hem kuru yem hem de donmuş yem olarak hazırlayıp sabah birini akşam birini verebilirsiniz.
-Yemlere sarmısak yağı ekleyip arada sırada bu şekilde vermeniz balıkların bağışıklık sistemini güçlenirecektir.
-Olta yemi satan yerlerden aldığınız tüp kurtlarını, yengeçleri, mamunları yada sülünezleri yem olarak kullanabilirsiniz.
-Topladığınız yosunları kurutup balıklarınıza bu şekilde verebilirsiniz. Taze olanlar kadar besleyici olmasa da uzun dönemde bu şekilde yapmanız daha kolay olacaktır.
Beslenme şekillerini kısaca gruplayıp inceleyelim;
Otçullar
Otçul diyince herkesin aklına en başta tangler yani cerrahbalıkları gelecektir. Tanglerin çoğu otçuldur. Ağız yapılarına ve sindirim sistemlerine göre her biri farklı tarzda yosunlarla beslenir. Tangler için akvaryumda hergün makro alg ve nori bulundurmak gerekmektedir. Refugiumda yetiştirdiğiniz caulerpalar da bu iş için uygundur ama çok fazla verilmemelidir. Palyaço, sohal gibi büyük tangler doğada karides gibi küçük eklembacaklıları da yiyerek protein sağlarlar bu yüzden arada donmuş yem de verilmelidir. Diğer tangler ise alg yerken, alglerin üzerindeki küçük podları yiyerek protein ihtiyaçlarını sağlarlar. Doğada tangler gün boyunca yemek yediklerinden karınları düz değil dış bükeydir. Bunu akvayumda da sağlamak gerekir. Çift renkli horozbina (bicolor blenny), alg yiyen horozbina gibi birçok horozbina da otçuldur. Akvaryumm büyükse bu balıklar genelde yeteri kadar yosun bulurlar, karınlarının şişliğine dikkat etmek gerek.
Büyük Etçiller
Mürenler, orfozlar, aslan balıkları, köpekbalıkları, tetikbalıkları (trigger), büyük şahin balıkları (hawkfish), balon balıkları (puffer) ve büyük lapinlar (wrasse) bu gruba girer. Farklı türlerin farklı beslenme alışkanlıkları vardır ve bunlara dikkat etmek gerekir. Örneğin zebra, kar tanesi (snowflake) gibi mürenlerin çok keskin ama kısa dişleri vardır. Bunlar kabukları kırmaya yarar. Bu nedenle bu mürenleri yengeç, midye, karides gibi omurgasızlarla beslemek gerekir. Yeşil müren yada kurdele müreninin (ribbon) dişleri ise uzun ve geriye doğrudur. Bu balıkları yakalamak içindir. Bu nedenle bu mürenleri balıklar beslemelisiniz. Bu ipuçları mürenleri yeme alıştırırken ve hangi canlılarla birlikte koyacağınız konusunda da yardım eder. Örneğin yeme alıştırması çok zor olan kurdele mürene karides yedirmeye çalışmak bir hata olur. Balıkla beslenen çoğu müreni aynı zamanda karideslerle birlikte aynı akvaryuma koyabilirsiniz, hatta yemekten sonra karidesin mürenin ağzına girip dişlerini temizlemesi güzel bir görüntü oluşturacaktır. Aslan balıklarında da omurgasızlarla beslenen türler ve balıkla beslenen türler vardır. Yeme alıştırırken yada yem verirken buna dikkat etmek gerekir çünkü besin değerleri farklıdır.
Küçük canlılarla beslenenler - Planktivorlar
Papazbalıkları, anthiaslar, palyaço balıkları, mavi tangler, genicanthus melek balıkları, bazı tetik (trigger) balıkları, kelebek balıkları, grammalar, pseudochromisler (dottyback), küçük şahin balıkları (longnose hawk, flame hawk), gobiler, kardinaller, lapinler (wrasse) bu gruba girer. Bu balıklar küçük omurgasızlar, balık yavruları, podlar, mysis karidesi gibi küçük canlılarla beslenirler. Besin zincirinde tabana yakın oldukları için doymamış yağ asidi ve enerji için taze deniz yosunu da arada verilmelidir. Donmuş yemler ve küçük küçük kesilmiş deniz ürünleri bu türler için uygundur. Bu canlıları günde en az 2-3 kez beslemek gerekmektedir. Anthiasları ise mümkünse daha fazla.
Hem Etçil hem Otçullar
Melek balıkları bu gruptadır. Bu balıklara hem otçullara hem de küçük etçillere uygulanan beslenme şekli uygulanmalıdır.
Diğerleri
Mandarinler ve diğer dragonetler genelde dışarıdan yem almazlar ve akvaryumdaki podlarla beslenirler. Bu balıklara yeterli besin sağlamak için içerisine podlarla beslenen başka bir canlının girmediğin, en az 6-12 aylık ve içerisinde en az 50kg canlı kaya bulunan bir akvaryum gerekmektedir.
Deniz atları ve deniz iğneleri kendilerine özel bir akvaryum isterler. Küçük ağızlı deniz iğnelerinin beslenmesi mandarinler gibidir. Büyük ağızlılar içinse canlı küçük karidesler verilmelidir. Deniz atları eğer donmuş yeme alışık değilse (Türkiye'de bu şekilde deniz atı bulmak pek mümkün değil, bunlar çiftliklerde yetişiyor), türüne göre canlı mysis karidesi, amphipod yada benzer canlılar verilmeli
Yemler
Kuru yemler asla ana besin maddesi olarak balıklara verilmemelidir. Uzun süre kuru yemle beslediğiniz balığınızın renginden ve sağlığından memnunsanız, bir de sağlıklı bir diete geçtiğin. Aradaki fark hemen fark ediliyor. Ben uzun süre kuru yemle beslediğim balıklarımı somon yada balık yumurtasıyla beslediğimde bile ertesi gün farkı görebiliyorum.
Eğer suyun kirlenmesinden korkuyorsanız, öyle gözükmese de aslında pul yemler en az donmuş yemler kadar suyu kirletir. Balık haline gidip biraz karides ve biraz kalamar aldığınızda, bu yem zaten size aylar boyunca yetecektir. Günde birkez kuru yem ve birkez donmuş yem birçok balık için ideal olacaktır. Otçul balıklarınız için de hergün nori, caulerpa yada başka deniz yosunlarını vermeyi unutmayın. Deniz yosunu içeren donmuş yemler de aynı şekilde kullanılabilir. Marul, ıspanak gibi sebzelerin yada sprulina gibi tatlı su alglerinin deniz balıklarına yararından çok zararı vardır o yüzden bu yemlerden kaçınmak gerekir. Artemia (brine shrimp) ve kan kurdu (bloodworms) gibi donmuş, canlı yada kuru yemler de denizden çıkmadığı için protein sağlaması dışında pek faydalı değildir.
Bazı taktikler
-Evde fitoplankton üretiyorsanız bunlarla yumurtadan yeni çıkmış artemiaları besleyip balıklara verebilirsiniz.
-Yurtdışında satılan ve doymamış yağ asidi içeren Selcon gibi vitaminleri kuru yemler dahil çoğu yeme ekleyip çok daha besleyici hale getirebilirsiniz.
-Kuru yemleri taze deniz yosunlarıyla karıştırıp balıklara verebilirsiniz.
-Kendi yem karışımızı oluşturaqbilir. Hem kuru yem hem de donmuş yem olarak hazırlayıp sabah birini akşam birini verebilirsiniz.
-Yemlere sarmısak yağı ekleyip arada sırada bu şekilde vermeniz balıkların bağışıklık sistemini güçlenirecektir.
-Olta yemi satan yerlerden aldığınız tüp kurtlarını, yengeçleri, mamunları yada sülünezleri yem olarak kullanabilirsiniz.
-Topladığınız yosunları kurutup balıklarınıza bu şekilde verebilirsiniz. Taze olanlar kadar besleyici olmasa da uzun dönemde bu şekilde yapmanız daha kolay olacaktır.