Kurulum konusunu biraz baltalamış gibi olduk
kusurumuza bakmayın. Tankın gelişimini de merakla takip edeceğimiz kesin, şimdiden sağlıklı ve uzun ömürlü bir tank olmasını dilerim. Evet, önemli olan canlıların "bir şekilde yaşatılmaya çalışılması" değil, "doğadakine benzer şekilde gelişip büyümelerini sağlamak". Hobinin en keyifli yanı da bu zaten. Büyütmeyi bir şekilde elde eden hobici zaten sonrasında mercandaki renklerle uğraşmaya başlayacaktır.
Mercanların da besin ihtiyaçlarını ilk olarak ışıktan karşıladıklarını düşünürsek, eldeki teknik imkanlar ile geçmişten günümüze çeşitli aydınlatma teknikleri de gelişti, gelişmekte...
Harika sunumlar hazırlayan BRS TV Youtube' serisini takip edenler bilir, aydınlatma testlerinde mercan sağlığı açısından üç önemli parametreyi test etmekteler.
1.Yeterli PAR
2.PAR dağılımı
3.Spektrum ve spektrum dağılımı
Öncelikle Hakan Bey, yaptığınız sıralamaya kesinlikle katıldığımı belirteyim. Mh hala doğadakine en yakın aydınlatma; Kelvin, Spectrum, PAR, PUR ne isterlerse karşılayabiliyor, artı görsel olarak shimmer efekti ile göze de hitap ediyor.
T5 zaten kendini ispat etmiş, özellikle ATI Blue+ ' ın spektrumu için "işte budur" diyebiliyoruz. Net şekilde mercanlara istediğini veriyor, skaladaki diğer spektrumları da diğer lambalar ile zaten halihazırda sunuyor, bu şekilde göze de hitap ediyor. Shimmer veya geceleri hobiciyi büyüleyen floresans pigmentleri yansımasında LED kadar etkili olmasa da şu anda en geçerli ve en çok kullanılan yöntem T5 gibi.
LEDler kendini ispatlamış ilk ikisinin yanında halen geliştirilmekte olan bir akvaryum ekipmanı, her led noktasal bir ışık kaynağı olduğu için "güç, eşit yayılım ve kapsama alanlarını geliştirmek" sektörün ilk çalışması oldu. Lensler ve LED dizilimleri üzerinde çalışıldı ancak aynı derinlikteki keskin PAR düşüşlerinin önüne geçilemedi. LEDleri daha sık yerleştirerek ve lenslerini geliştirerek belli alan ve derinliklerde yeterli PAR' ı sağlayabildiler, bu arada Hulusi Bey' in dikkat çektiği gibi spectrum aralıklarını da farklı LEDler ile doğru fotosenteze uygun hale getirdiler.
Ancak piyasaya çıktıkları andan itibaren LED deneyenlerin birinci nedeni hiçbir zaman "mercan büyütme" değildi. Hobiciyi bu konuda en çok cezbeden şeyler, aslında onları diğer iki aydınlatmadan farklı kılan; son derece eğlenceli olan her türlü simülasyon özellikleri, floresans pigmentlerin en güzel şekilde ortaya çıkması, tabi ki shimmer ve enerji verimliliğiydi ki onları asıl çekici yapan etkenler de halihazırda bunlardır diye düşünebiliriz.
İlk LED' çiler hatırlarsanız T5' ten yaptıkları hızlı geçişlerde baya bir SPS ve LPS kaybettiler, görsel olarak harika görüntü veren LED' ler SPS büyütmede ise sınıfta kalıyordu. Üstelik vadedilen görsel şölen bazen hobicinin gözleri için oldukça yorucu olmaktaydı (çok keskin gölgeler, disko topu efekti, shimmer efektinin gözü rahatsız edici boyutlarda olması sıralanabilir).
Şu anda anladığım kadarı ile tüm bunların optimizasyonu üzerine ARGE ile devam ediliyor. Yeterli PAR ve tam spektrumun eşit dağıtılması ve böylece denizaltındakine benzer bir görselin yanında, fotosentez verimliliğinin yakalanması için bir süre daha bekleyecek gibiyiz.
Difüzörün getireceği yeniliğin; yayılımı daha homojen hale getirerek T5 gibi vurduğu her yüzeye daha doğru spektrum ve sabit PAR şeklinnde düşmesini sağlamak olduğunu düşünüyorum . Videolarda dikkat ederseniz difüzör takılı iken sanki T5 takılıymış gibi bir görüntü oluşuyor ancak PAR %20' lere varan oranda düşüyor. Bakalım bir sonraki hamle ne olacak? Benim tahminim, hibrid armatürlerin şimdilik daha çok tercih edileceği yönünde.
Herkese keyifli hobiler...